Ateistlerin 91 Argümanına Cevaplar (1-19)
Ekşi Sözlükte bir kişi “bir Müslüman’ın aklına takılan 91
soru” diye bir başlık açmış ve inşallah bütün argümanlarına cevap vereceğim.
1-)Sünnilere göre Halife Osman zamanında Kur’an şimdi ki
haline almıştır. Kur’an’ın şimdiki düzeni Tanrısal. Çünkü Kur’an’ın 19’lu
matematiksel sistemi şimdiki düzeni tasdik etmektedir.(Bütünsel Koruma-15124
Basamaklı Allah koruması vb) Birçok meal hadislerde geçen “Kur’an’ın iniş
sırasına” göre yapılmıştır. O rivayetlerde bile çelişkiler mevcuttur.
2-) Kur’an realite bir kitaptır. Olaylara göre inmektedir.
Tabiki de olaylar olmadan inen durumlarda olmuştur. Bunun tam tersi olayda
Kur’an bir anda inseydi bu sefer” neden uzun bir sürede inmedi “ diye
inkarınıza “sebep” bulurdunuz.
3-) Bu yalandır. Sende Sünnilerin uydurmalarınla kafana
kirli bilgileri doldurmuşsun ve İslam’ı yanlış anlamışsındır. Kur’an, Muhammed
tarafından yazılmıştır.(68:1) “Ümmi” kelimesinin anlamını tahrif etmişlerdir.
“Ümmi” kelimesi “Tevrat-İncil” okumayan kişilere denir. Kur’an’da “ümmi”
kelimesinin geçtiği ayetlere bakarsanız kitap ehlinden bahseden ayetlerde
“ümmi” kelimesini kullanır.
4-)Kur’an’da “erkeklerin/kadınların sünnet” olması diye bir
şey yoktur. Bu olay Yahudilik inancından Hadisler yardımıyla Sünnilik dinine
girmiştir. Kur’an’da böyle bir şey yoktur.
5-) İnen ayetleri okumasıdır. “Oku/İkra” kelimesi bir
ayettir. Kur’an realite bir kitaptır. Olaylara göre inmektedir. Tabiki de olaylar
olmadan inen durumlarda olmuştur.
6-) 96:2. Ayetinde geçen “alak” kelimesi müteşabih bir
ayettir. Çünkü “kan pıhtısı-asılı duran madde-sülük” anlamlara gelir. Önceki
Kur’an tefsircileri o zaman bilim gelişmeden önce “kan pıhtısı” anlamını
vermişlerdir. O zaman bilim gelişmediği için böyle bir anlam vermeleri
doğaldır. Şu an bilim geliştiği için insanın yaratılışında “kan pıhtısı” diye
bir şey yoktur. Ayet, bilimin gelişmesiyle ayetin doğru meali “asılı duran
madde(embriyo)” olmuş oluyor. 22:5-23:14 tek kelimelik karşılığı
"embriyo"dur.
7-) Kur’an, Muhammed’in vahiy almadan önce yanlış yolda
olduğunu söylemektedir.(93:7) Müşrikler namaz kılardı.(8:35) “Fatiha olmadan
namaz olmaz” demek saçmalıktır böyle bir ayet yoktur. Müşriklerin namazı
aldatmadan/menetmek başka bir şey değildir.
8-9) Siz çok tefsir-hadis gibi saçmalıklar okuduğunuz için
böyle saçmalamış olmanız normaldir. Hangi ayette “peygamberliğin 4.yılında
emredildi” diye bir ayet vardır? Vahiy almaya başladığı günden itibaren tebliğ
yapmıştır. Elçi’nin tek görevi tebliğdir. Alak Suresi’nde
Müşriklerden/Zalim/Zorba insanlardan bahsetmektedir. 111:1 ayetinde “zalim
insanların güçleri/kuvvetlerı/otoriteleri yok olsun” demektedir. Kur’an’ın
hangi ayetinde Ebu Cehil’den bahsediyor? Cehennemde görevli olarak zebaniler
olduğu için çağırması normaldir.
10-)Müşrikler, Allah’a karşı yalan uydurdukları için ve
zalim/zorba oldukları için Allah’ın onlara lanet etmesinden daha doğal ne
olabilir? 68.surede “iyiliğe engel olan-saldırgan-günahkar-insafsız-sahtekar”
olan insanlarda alevli ateşi müjdelemektedir.
11-)”Yeşau” kelimesi “dilediğine/dileyene” kelimesi iki
anlama gelir. Kur’an’ın birçok ayetinde “şae” geçer ve “dileyen” anlamı
verilerek Kur’an’ı dileyen anlar ve iman eder. Allah kimi doğru yola ileteceğini
bilir. Bu ayetlerde Allah kimi doğru yola ileteceğini söylemektedir. (29:99-2:186-42:13-10:9-5:16-2:157)
12-) Kur’an edebi bir metindir. Edebi bir metinde “de
ki-dediler ki” ifadeler olmaz. Kitabı okuyan kişi kimin söylediğini bilir.
13-) 111.surede geçen “Ebu Leheb” Türkçe karşılığı “Ateş’in
babasıdır” Kur’an’a göre Ateş’in babası zalim insanlar olmuş oluyor. Yani Allah
bir insana değil bütün zalim insanların “güçleri/kuvvetleri/otoriteleri” yok
olsun demektedir. Zalim insanlar cehenneme girmesinden daha doğal ne olabilir.
Kur’an’ı okuyan bir insan zalim insanların cehenneme gireceğini bilir.
Evrenlerin yaratıcısı olan Allah doğal olarak bilir.
14-) O iki ayet arasında çelişki yoktur. 2:24’de geçen
olayda yakıt insanlar ve 111.surede geçen olayda da yakıt insanlardır. Bu iki
ayet arasında bir çelişki yoktur.
15-) Tekvir 2.ayette ise Yıldızların söneceğinden
bahsetmektedir. Ayet Evrenin sonunu anlattığı için “yıldızların sönme”
olayından bahseder. Dünya’nın üzerine düşme diye bir şey yoktur. Ayette sadece
“sönmek” kelimesi geçer.
16-) Kuran'da "andolsun" olarak çevirdiğimiz
"yeminler" Kuran dilinde bazı gerçeklere dikkat çekmek amacıyla
kullanılır. Tüm yemin ayetlerini "dikkatinizi ...'a çekerim" diye
çevirmek mümkün. Yeminin halk arasındaki kullanışını temel alarak, Kur’an'daki
yeminlere eleştiri getiren inkârcılar, "Tanrı nasıl olur da yemin
ediyor?" diye itirazlarda bulunabilmektedir. Tanrı'yı kendi arzularına
göre biçimlendirdikleri bir kalıba oturtma hevesinde olanlar, Kuran'daki
yeminleri dikkatle inceleseler o yeminlerin halk tarafından yapılan yeminlerden
farklı bir fonksiyona sahip olduklarını göreceklerdi. Biz yemin edince Tanrı'yı
sözümüze tanık tutarız; o kadar. Yeminle desteklemeye çalıştığımız tezimizin
doğruluk derecesine göre, bu tanıklık lehimizde de aleyhimizde de olabilir. Bu
nedenle, bizim Tanrı ismiyle yemin etmemizin herhangi bir kanıtlama değeri
yoktur. Yeminlerimiz, muhatabımızı inandırmayı amaçlar; yalan söylüyorsak
yalanımızı büyütür ve sorumluluğumuzu arttırır. Oysa Kur’an'daki yeminler, bizi
inandırmak için değil, düşündürmek içindir. Tanrı yarattıklarıyla yemin edince,
dikkatimizi doğadaki ayetlere, düzene ve sisteme çekerek rasyonel ve tutarlı
düşünmeye teşvik eder. Kur’an, doğayı yaratan ve idare eden Yaratıcı ile bu
mesajı gönderen Tanrı arasında bir fark olmadığını ve doğa ayetleriyle kitabın
ayetlerinin gerçeklik bakımından aynı olduğunu hatırlatır. Kendisiyle yemin
edilerek dikkat çekilen nesneler ve olaylar, bu genel hatırlatmanın ötesinde,
tartışılacak olan konuya veya teze zihinlerimizi hazırlayan estetik ve semantik
tablolar sunarlar.
17-) Siz “Sünni Ateist/Deist/Agnostik….” Düşünceye
sahipsiniz. Sünnilerin uydurduğu bütün uydurmalara körü körüne iman
ediyorsunuz. Kur’an’da “göğsünü açmak” olayı Musa içinde söylenmektedir. Göğsünü
genişletmek doğru yola iletmektir. (6:125)
18-) Kafirun Suresi’ndeki geçen olay din özgürlüğüdür. Yoksa
bütün dinler hak olduğu iddiası yoktur. Kur’an din özgürlüğünü vermektedir.
19-) İnsanın yaratılışında “embriyo-toprak-sperm-balçık-su”
vardır. İnsan2ın yaratılışında 6 elementin 4’ü topraktır. 2 tanesi “su”dur.
Evrim teorisine göre başlangıç “balçık”tır. İnsanın yaratılışında “sperm ve
embriyo”da vardır. Mesela insanın kalbi vardır. İnsanın gözü vardır. Bu iki
ifade çelişkili değildir. Çünkü insanın hem gözü hem de kalbi vardır. Aynı
durum İnsanın yaratılış ayetlerinde aynı durum vardır. Aklınızı kullanın.
Yorumlar
Yorum Gönder